4 Haziran 2021 Cuma

Ayşegül Çiçekoğlu - Mucizeler Adası

Seri: Yok

Basım Tarihi: Mart, 2021

Sayfa Sayısı: 348

Yayınevi: Pika

Konusu:

Hayatın getirdiği her kayıpla biraz daha derinlere ve karanlıklara çekilen Kumsal’ın bulduğu tek çıkış yolu, çok mutlu hissettiği yere kısa bir süreliğine tekrar gitmekti. 

Bahamalar’da şimdi geçmişiyle vedalaşacaktı. 

İçinde durmaksızın esen fırtınalara bir de gerçek anlamda yakalandığı fırtına eşlik etmişti. Ancak bu sefer o teknenin içinde yalnız değildi. Yaşadıkları her an yeni başlangıçlara, yıkımın ardındaki ayağa kalkışa gebeydi. 

Birbiriyle kesişen hayatlar, fırtınanın içinde canlanan umutlar, okyanus ötesinden Türkiye’ye uzanan bir dönüşüm yolculuğu. Geride bıraktıklarımızı, hayatımızdan silinip gidenleri ve geçmişin yükünü sevgiyle bırakmayı anlatan bir hikâye. 

Bu hikâye umudun hikâyesi... 

Ayşegül Çiçekoğlu’nun sımsıcak kaleminden Mucizeler Adası yeni başlangıçların vaadi ve aşkın iyileştirici gücü ile dolu bir roman.

Ayşegül Çiçekoğlu - Bir Duygudan Fazlası

Seri: Yok

Basım Tarihi: Eylül, 2020

Sayfa Sayısı: 328

Yayınevi: Pika

Konusu:

Lise sıralarından beri hiç ayrılmayan, hayallerine ulaşmak için her şeyi yapan üç başarılı kadın. 

Zerrin, Deniz ve Rojda. 

Biri zengin bir ailenin tek kızı, diğeri anne babasını çok küçük yaşta kaybetmiş ama hayata hep olumlu tarafından bakmaya çalışan bir kız çocuğu, diğeriyse Doğulu bir ailenin kalıpları yıkmaya çalışan, ezilen kadınların sesi olmak için yanıp tutuşan kızı. Biri alanında uzman bir işkadınına, diğeri başarılı bir psikiyatra, diğeriyse güçlü bir avukata dönüşüyor. 

Bu üç kadın daha küçük yaşlarda birbirlerinden ayrılmayacaklarına söz veriyor. Ama hayat çoğu kez olduğu gibi planları bozuyor. Aşk aralarından ikisini aynı tuzağa çekiyor, diğeri de bu aşktan yarasını alıyor. 

Ayşegül Çiçekoğlu’nun duru kaleminden entrikanın, tutkunun, en önemlisi de güçlü bir dostluğun hikâyesi: Bir Duygudan Fazlası.

Ayşegül Çiçekoğlu - 8.15 Vapuru

Seri: Yok

Basım Tarihi: Ekim, 2019

Sayfa Sayısı: 496

Yayınevi: Müptela

Konusu:

Bana doğru biraz daha eğildi. Bunun üzerine ben de kendimi iyice geriye doğru çektim. Sanki bizimle yıllardır tanışıyormuş gibi daha bu sabah Yeşim’le konuştuğumuz soruyu sordu.

“Evet kızlar, söyleyin bakalım, bana neden bakıyorsunuz?”

Nazlı arkadaşına yardım etmek için onun kulağa biraz sıradışı gelen isteğini gönülsüz de olsa kabul ettiğinde hayatının değişeceğini hiç düşünmemişti. Sadece bir hafta diye anlaştığı arkadaşına verdiği sözü tutabilmek için 8:15 vapurunda bir adamı gözetlemek ne kadar zor olabilirdi ki?

Ali, yıllarca seyahat ettiği 8:15 vapurunda iki kızın sürekli kendine bakması üzerine ilk başlarda rahatsız olsa da bir süre sonra gözleri onları arar olmuştu. Onlarla konuşmaya karar verdiğinde hayatının kökünden değişebileceğini nereden bilecekti?

Ali, Karadeniz’in dalgaları gibi değişken, deli ve bir o kadar da hırçındı.

Nazlı ise Ege’nin sakinliği, neşesi ve özgürlüğü ile büyümüştü.

Zıt kutuplardaki bu iki insanın bir araya gelmesi bir tesadüftü ama sonrasında yaşananlar aşkın tesadüfleri sevdiğini kanıtlar nitelikteydi. 8:15 Vapuru yaşanmış, sımsıcak ve sıra dışı bir aşkın hikayesi…